Hedef pazarında stratejiyi doğru kullanmak, doğru büyüme, doğru gelişim, doğru noktaya varmak için en önemli faktörlerden birisidir. Yatırım kararlarının alınması önemlidir fakat yatırımın yapılacağı yer o kararın alınmasından daha önemlidir. Hedef pazarını belirlemek finans ve büyüme açısından çok önemlidir. Strateji aslında sadece yatırım için değil birçok alanda doğru adım atmaya yönlendiren bir plan şeklidir. Stratejinin her şekli değil doğru planlanma ve doğru alana yönelik yapılması katkı sağlamaktadır. Örneğin yatırım yapacak bir yatırımcı kararı için doğru zaman, mekân, kişi ve hedefi belirlemelidir. Önceliği bu seçimler olan bir yatırımcı doğru kazanca ulaşacaktır.
Hedef Pazar: bir firmanın, kurumun ve yatırımcının hitap etmek istediği ve çekmek istediği çevreye ve kitleye denir. İşletmeler hedef Pazar seçiminde rekabet durumu da göz ardı edilmeden yapılmalıdır. Hedef Pazarda dikkate alınan ve üzerinde durulan asıl amaç “rekabettir” eğer doğru alana yönelim yapılmazsa yanlış rekabet içerisinde kaybolup giden bir yatırım yapılabilir. Bu da “iflas” demek anlamına gelmektedir. Yatırım kararlarını hedef pazara göre belirleyen bir yatırımcının belirlemesi gereken en net durum rekabet edeceği alandır. Pazar karlılığını belirlemek isteyen bir yatırımcı yüksek ve doğru kazanç için gireceği alanı doğru ve hem kendisinin hem de yöneleceği çevrenin ilgisine göre araştırmalı kararlar almalıdır. Hedef Pazara yatırım yapan yatırımcılar sadece yüksek geliri değil istikrarlı geliri de düşünmelidir bir kere elde edilen yüksek gelir bir daha gelmeyebilir ve devamlılığının olması insan da yaptığı yatırıma karşı heves kırıklığı oluşturabilir. Ama istikrarlı bir gelire ve hedef pazara sahip bir yatırımcı hem kendisi hem çevresi hem de fikir üretme konusunda hevesli ve daha yaratıcı olabilir. Bu da o kişi ve çevre açısından beklenilen ya da daha fazla kazanca yol sağlayacaktır. Yatırımcı hedef pazarında sadece istikrarlı gelir değil istikrarlı pazarı da önemsemelidir. Yatırım kararlarının alınmasın da tek pazara yönelimler de bazen kazanım açısından geri plana atılmayı gösterebilir. Yurtiçi ve ürün çeşitliliği olmayan bir yatırım ve Pazar seçimi de geri de kalmaya yol açabilir. Yurtdışı pazarlarına açılmak ve tek bir hedef kitleye hitap etmemek doğru kazanç sağlayabilir. Örneğin; “Apple” sadece bir telefon markası olsaydı bu kadar büyüyebilir miydi? Ürün çeşitliliği ve kendini geliştirmesine bağlı olarak istikrarlı bir gelir ve istikrarlı yükselen bir gelire sahiptir ayrıca sadece gelire değil büyüyen ve markayla beraber büyüyen bir hedef kitleye de sahiptir. “yenilenme” başlığı adı altında doğru kararlar alınabilir. Yenilenme hem eski fikri geliştirme hem de yeni bir fikri geliştirme olarak piyasaya sürülebilir. Bu da “geliştirilebilir yenilenme” adı altında kullanılabilir.
Dijitalleşen çağda artık yatırımları çoğu internet üzerinden yapılmaktadır. Dijital yatırımlar, parayla para kazanma gibi yatırım planları devreye girmiştir. Yatırımlar web siteler, dijital uygulamalar, dijital hedef kitle ve dijital yatırımcılar olarak kendini yenilemeye aktararak inovasyona önem vermektedir. İnternetten yatırım sağlayan yatırımcı denildiği zaman artık günümüzde sadece para birimleri ile yapılan yatırımlar ve parayla kazanılan para akıllara gelmektedir. Aslında bu durum tam olarak da öyle değildir. Dijital hedef pazarında algoritmik ortalamalara bakılarak daha kolay hedef pazarı belirlenmektedir. Hedef pazara yönelmek, hedef kitleyi oluşturmak ve ürün çeşitliliğini de arttırarak dijital pazardan da hedef Pazarı ve kitleyi çok net ve iyi bir şekilde belirleyebiliriz. Yatırım sadece bir arsa, bir mekân, gözle görülüp ayakla basılan ve dokunulabilen bir yatırım değildir. Bu düşünce daha çok kendini geliştirmeye kapatmış sadece eski kafa ile düşünen yatırımcılara bağlı olarak ilerlemektedir. Yatırım kararı alan bir yatırımcının fonksiyonları olmalıdır. Tek fonksiyonel özelliklere sahip fonksiyonlar değil geliştirilebilir ve çok yönlü fonksiyonel özelliklere sahip olmalıdır. Çok yönlü fonksiyonlara sahip planlar yapan ve düşünebilen bir yatırımcı istikrarlı kazanım sağlayabilir. Hedef kitle bu fonksiyonlara bakarak gelişir ve daha hevesli bir şekilde gelişim gösterebilir.
Yatırım kararları alınırken hedef Pazar da göz önünde bulundurulan dört tane strateji vardır:
- Farklılaştırılmamış pazarlama (tüm Pazar) stratejisi
- Farklılaştırılmış pazarlama (çok Pazar) stratejisi
- Yoğunlaştırılmış pazarlama (tek Pazar) stratejisi
- Dar dilimli pazarlama (niş Pazar) strateji
FARKLILAŞTIRILMAMIŞ PAZARLAMA (TÜM PAZAR) STRATEJİSİ
Bu yapıda şirket tüm pazarı homojen bir yapıda düşünmektedir ve pazarı bölümlendirmede kullanılan yöntemlerde harcanacak paradan tasarruf edebilmektedir. Ve alıcı kitlenin aynı özellikler taşıdığı düşünüldüğü için bu kitleye tek bir pazar karması ile hitap edilmeye çalışılmaktadır. Şeker, tuz vb. malların pazarlanmasında başarı ile uygulanan bu yöntem kendine özgü bazı avantajları olan bir yöntemdir. Mal çeşidi az olduğundan stok maliyetlerinde ciddi bir kar söz konusudur. Fakat modern pazarlama anlayışı çerçevesinde pazarda bulunan alıcıların aynı(homojen)özelliklere sahip olduğunu düşünürsek, tek bir pazarlama karması ile pazara seslenmek kuşku duyulması muhtemel bir yöntem olarak kabul edilmektedir.
FARKLILAŞTIRILMIŞ PAZARLAMA (ÇOK PAZAR) STRATEJİSİ
Çok bölüm pazarlama stratejisi birden çok pazarlama bölümü için birden çok pazarlama yöntemi ve ürün kullanmayı gerektirir ve işletmeler buradan her bir pazar için özel bir ürün geliştirerek yüksek satış elde etme imkanına ve aynı zamanda pazarda daha kuvvetti bir şekilde var olabilme şansına sahip olurlar. Bu yöntemin en önemli dezavantajı ise maliyetinin yüksek olmasıdır. Her bir pazarlama karması için farklı ürünler geliştirmek ve bu ürünlerin tutunmasını sağlamak gerçek anlamda zordur ve profesyonel anlamda çalışacak bir ekip kurmak ve bunları yönetmek hem zor hem de maliyetlidir.
YOĞUNLAŞTIRILMIŞ PAZARLAMA (TEK PAZAR) STRATEJİSİ
Tek bir hedef kitleye yoğunlaşmış ve onun üzerine düşünen pazarlama stratejisidir. İşletme kaynaklarının sınırlı olduğu durumlarda başvurulan bir yöntemdir. Bu yöntemde işletme tek bir pazarlama karması geliştirerek tek bir pazar bölümüne hitap eder. Bu yöntemi uygulayan bir işletme faaliyet gösterdiği pazar bölümü iyi ve ayrıntılı bir şekilde tanımalıdır. Ve bu yöntemde işletme küçük bir pazardan büyük bir pay elde etme çabası içindedir.
DAR DİLİMLİ PAZARLAMA (NİŞ PAZAR) STRATEJİSİ
Bazı istek ve ihtiyaçlar yeni olduğundan dolayı tatmin edilemezler ve büyük işletmeler bu pazarı girmeye değer bulmaz ve burada bir pazar boşluğu oluşur ve bu boşluklara da niş pazar adını veriyoruz. Ve örnek verecek olursak ise şeker hastaları için diyabetik reçellerin çıkarılmasıdır. Niş pazarın tüketiciye yakın olmak kar marjının yüksek olmasının yanı sıra dezavantajları da vardır ve en büyük risk niş pazarın küçülmesi veya rakiplerin çoğalmasıdır. Ve böyle bir durum söz konusu olduğunda tek niş pazarlama stratejisi yerine birden fazla niş pazarlama stratejisi uygulanmalıdır.
Yatırım kararlarının alınmasında hedef Pazar stratejilerinden, pazarlamanın 4P’sinden de yüksek oranda yararlanılmaktadır. Yapılacak olan bir yatırımın kalite değerinin belirlenmesi ve getiri sağlayacak yatırımın aslında ne olması gerektiği hakkında ufak çaplı bilgiler edinebilmek için pazarlamanın 4P’sine de ihtiyaç duyulmaktadır. Yatırım kararı, hedef pazarı belirleme, alım, satım ve herhangi bir ekonomi kazanç ve alım gücü gerektiren kararlar da 4P’ye ihtiyaç duyulmaktadır. Doğru karar almada etkisi yüksek orandadır. Peki bu 4P nedir? “Product, Price, Place, Promotion” yani “ürün, fiyat, dağıtım, tutundurma” olarak ayrılmaktadır. 4P modeli, yeni bir iş girişimi planlarken, mevcut bir teklifi değerlendirirken veya satışlarınızı hedef kitlenizle optimize etmeye çalışırken kullanılabilir. Mevcut pazarlama stratejinizi test etmek için de kullanılabilir. Son olarak önemli bir detay; herhangi bir başarılı pazarlama stratejisi, zaman içinde yeniden gözden geçirmeyi gerektirir. İşletmemiz için “4P Stratejisi” geliştiriyorsanız, oluşturduğunuz ilk pazarlama stratejisinin unsurlarının statik olma niyetinde olmadığını anlamak önemlidir. Koşulların, rekabetin, ürünlerin, pazarın değişmesiyle stratejiniz de gelişim ve değişim gösterebilir.
Product (Ürün): ürün üretimden meydana gelen doğal ya da yapay yollarla meydana gelen şeydir. Pazarlama açısından bakacak olursak ürün, tadı, kokusu, ambalajı, kendini göstermesi ve ürünün aslında kendini pazarlama bakımından göstermesidir. Ürün, işletmenizin hedef kitlenize sunduğu ürün veya hizmetleri ifade eder. Bir şirketin sağladığı ürün, şirketin türüne ve yaptıklarına bağlı olarak önemli ölçüde değişebilir. Ürün demek üretilen anlamına gelse de yatırım fikri de bir nevi üründür. Bir çeşit fikir ürünüdür. Bu yüzden yatırım kararları alınmasında da ürün ve fikir ürünü olarak kıymetli bir ölçü de ele alınmaktadır.
Price (Fiyat): üretilen ürüne biçilen değerdir. Sadece biçilen değer değil o ürünün Pazar gözünde değerini gösteren ölçüttür de. Fiyat stratejilerin içerisinden başlıca olan da diyebiliriz. Bir ürünü tutunması, dağıtımı ve o ürünün talep edilmesi de aslında fiyat içeriğine bağlı olarak ilerlemektedir. Üretimin maliyeti belirlenmeden o ürün piyasaya sürülemez. Buna ek olarak; fiyat belirlenirken tüketicilerin bu ürünü almaya razı oldukları fiyat aralıkları, hedef kitleye göre fiyatlandırma, piyasa rekabetindeki diğer fiyatlar önemli etkenlerden bazılarıdır.
Place (Dağıtım): Dağıtımın esas amacı ürünün doğru yerde ve doğru zamanda müşteriye ulaşmasıdır. Bu sağlanmadığı koşulda ürünümüz istediği kadar kaliteli, doğru fiyatlandırmalı ve iyi tanıtıma sahip olmuş olsun müşteriler ürüne erişemedikçe tüm bunları bir anlamı kalmayacaktır. Örnek vermek gerekirse: yapım aşamasında olan ve teslim edilmesi gereken bir mülkiyet düşünelim. Doğru zaman da teslim edilmemesi kazanç yerine eksi bir getiriye sebep olabilir. Doğru zaman da doğru yerde doğru üretim sağlıklı bir getiriye ek demektir.
Promotion (Tutundurma): hedef Pazar da en başta gelen şey Pazar rekabetidir. Ve bu durumda da yatırım kararları alınırken rekabeti göz etmek ve inovasyon sağlayarak bu gündeme ayak uydurmaktır. Tutundurma göz ardı edildiği taktirde kazanç bir adım geriye düşmektedir. Ve hedef Pazar rekabetinde de geri de kalınmaktadır. Ürünün satılması doğru pazarlama kanallarının kullanılması ve o ürünün doğru şekilde tanıtılması ve pazara sunulmasıdır. Bunu da ancak doğru Pazar kanallarını ve linkleri kullanarak sağlayabiliriz. Piyasa da tutundurulan bir ürün devamlılığı sağlanmış ve sürdürülebilirliğe açık ürün anlamına gelmektedir. Akıllar da kalmak ve gözle görünürlüğü sağlamak hedef Pazar da kalite değerini koruyarak kalmak anlamına gelmektedir.
Yatırım kararlarını belirlemede iki türlü yöntem bulunmaktadır. Bu yöntemler, statik yöntemler ve dinamik yöntemler olarak ikiye ayrılmaktadır.
Statik Yöntemler: Paranın zaman değerini dikkate almayan yöntemlerdir.
Dinamik Yöntemler: paranın zaman değerini dikkate alan yöntemlerdir.
Enflasyonun ve faiz oranının yüksek olduğu dönemlerde statik yöntemler değil de dinamik yöntemlerin kullanılması daha çok getiri sağlamaktadır ve mantıklıdır.
Yatırım kararlarında kullanılan bazı yöntemler şunlardır:
- Basit karlılık oranı
- Yatırımın geri ödeme süreci
- Net bugünkü değer
- Fayda maliyet oranı
- İç karlılık oranı
Sadece bir değerlendirme yöntemi kullanarak yatırım kararı vermek mümkün değildir.
Yatırım kararı alınmasında yukarıda açıklanan her değerlendirme yönteminin kullanılması ve ağırlığı farklıdır. Bu nedenle yatırım projelerinin değerlendirilmesinde aşağıda belirtilen hususlar önemlidir:
- Paranın zaman değerini dikkate alan değerlendirme yöntemleri mutlaka kullanılmalıdır.
- Projenin ekonomik ömrü, değerlendirmede mutlaka yer almalıdır.
- Değerlendirmede kullanılan iskonto oranı önemlidir. İskonto oranı belirlenirken mutlaka objektif kriterler esas alınarak tahmin edilmelidir.
Instagram Hesabı‘mızı da takip edebilirsiniz!
No responses yet